RAMAZAN BAYRAMINA ÖZEL EGE RÜYASI ve PAMUKKALE TURU

Programımıza ilk durağımız olan Çeşme ile başlıyoruz. Çeşme’ye varışımızla birlikte 505 yıllık tarihe meydan okuyan sağlamlığı, mimari yapısı ve medeniyetlerin izlerini taşıyan müzesi ile Çeşme’de mutlaka görülmesi gereken değerlerinden biri olan Çeşme Kalesini rehber eşliğinde gezdikten sonra Alaçatı’ya gitmek üzere yola koyuluyoruz. Antik çağda ismi Agrilia olduğu düşünülen Alaçatı, en eski çağlardan bugüne Ege’nin incisidir. Rengarenk taş evleri, Arnavut kaldırımlı sokakları, yöresel ürünleri ve hayat dolu sokaklarıyla kendi küçük, şöhreti büyük bu belde, aynı zamanda rüzgar sörfü tutkunlarının da uğrak yeridir. Burada vereceğimiz serbest zamanın ardından Cittaslow ‘sakin şehir’ Seferihisar’a ulaşıyoruz. ‘Hızlı yaşam’ kavramından uzaklaşmak, sakin ve huzurlu bir günde kendinizi bulmak istiyorsanız, ‘aynı’lıktan ve kalabalıktan uzak, Seferihisar’da doğru yerdesiniz… Sultan Süleyman tarafından yaptırılmış Osmanlı Kalesi’ni ve çoğunluğu kerpiçten yapılmış evler ile içinde kurulmuş yaşamları gördükten sonra otelimize doğru yola çıkıyoruz. Akşam yemeği otelimizde. (Konaklama Kuşadası.)

Sabah otelimizde alacağımız kahvaltının ardından mimari dokusuyla görülmeye değer güzellikteki Şirince’ye ulaşıyoruz. Rehberimiz eşliğinde Şarabı ve Eski Rum evleri ile meşhur, kendinizi düşsel bir ülkedeymiş gibi hayal edeceğiniz, evleri, sokakları ve insanları ile sizleri kendine çeken Şirince Köyünü geziyoruz Bölgenin en nefis Şaraplarının yer aldığı Şarap Evi / Müzeyi ziyaret ediyoruz. Ardından Köy’de harika kareler yakalamak ve alışveriş yapmak için serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanımızın ardından tarihi geçmişiyle sizi büyüleyecek: Roma Devrinde Asia eyaletinin başkenti olan Efes Antik Kentine ulaşıyoruz. Anadolu'nun eski anatanrıça (Kybele) geleneğine dayalı Artemis kültünün en büyük tapınağı da Efes'te yer alır. Efes Antik Kentini rehberimiz eşliğinde keşfettikten sonra Meryem Ana Evine geçiyoruz. Meryem ananın son günlerini geçirdiği tespit edilen bu ev, Hristiyanlar için çok önemli bir yere sahip ve Müslümanlarca da kutsal sayılmaktadır. Burada rehberimiz aktaracağı bilgiler ve serbest vereceği serbest vaktin ardından Denizli'ye doğru yola çıkıyoruz. Konaklama ve akşam yemeği otelimizde. (Konaklama Denizli)

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından sabah saatlerinde Pamukkaleye geçiyoruz. Bembeyaz dokusuyla sizleri kendine hayran bırakacak Pamukkale terasında gezergen, Denizli ovasına hakim tarvertenlerde fotoğraflarımızı çektikten sonra antik çağda kutsal havuz olarak bilinen ve suyunun birçok hastalığa iyi geldiği düşünülen sütunlu havuzu ve Apollon Tapınağı ve onun yanında yer alan, antik çağda Cehennemin giriş kapısı olarak bilinen Plutonium yani Cin Deliğini ziyaret ediyoruz. Daha sonrasında Anadolu’nun en iyi korunmuş Tiyatrolarından olan Hierapolis Tiyatrosunu, Domityanus kapısı ve Latrin Binası, şehir surları dışında kalan hamam binası ve Anadolunun en büyük nekropolünü ziyaret ettikten sonra. Pamukkale den ayrılıyor geri dönüş yolumuza doğru geçiyoruz.